09.Mart.2006
Perşembe
:: 15:21:27 |
|
Okulun yeni kütüphanesi çok şeker oldu. Bilgisayar flan da koymuşlar. Güzel de bir koruma sistemi koymuşlar, sağ tıklamayı bile engellemiş amcalar. Program kurmaksa hikaye. Msn lazim oldu, onu da kurmamış abiler. Kendi kendime "irc için cgi-irc varsa, msn için de vardır birşeyler" dedim ve Meebo'yu buldum. Abiler ajax show yapmış azım açık kaldı vallahi. Jabber/Gtalk, Aol/Icq, Msn ve Yahoo messenger destekliyor. Velhasıl msn ve türlü instant messenging işlerimizin engellendiği ortamlarda ilaç gibi geliyor kendisi.
|
|
64948 kere okundu
[#]
|
20.Ocak.2006
Cuma
:: 22:06:39 |
|
KKTC -son 5 senedeki- en büyük elektrik sorununu yaşıyor şu sıralar. Teknecik'deki sorunlar tüm Kıbrıs'ı belli aralıklarla bölüm bölüm 5-6 saatlik karanlığa gömüyor. Ve bu sabır testinin bir 6-7 gün daha süreceği konuşulmakta. Kıbrıs'lıların da dediği gibi "E vallahi bardon".
|
|
74384 kere okundu
[#]
|
07.Ocak.2006
Cumartesi
:: 19:27:47 |
|
Herşey normal gibiydi, hayat normal seyrinde akmaktaydı. Ta ki kapıma atılan pençelerin seslerini duyana kadar. Kapıyı açınca birşeylerin ters gittiğini anlamıştım. Gönüllerimizi "gümrük polisi" Bahadır'ın yanında büyükçe bir kedi vardı. "Kaplan ?" Yok yok. "Puma ?" O kadar atletik görünmüyordu. Bu daha değişik birşeydi. "Yoksa ?" diye düşünürken bunun bir anadolu parsı olduğunu anladım. Eve giren Ali Erdinç Köroğlu idi. Bahadır bahsediyordu "Om benim de kuzen var, linux'la ilgilenio" falan demişti. Kuzeninin bir anadolu parsı olduğunu bilemezdim :) Ali Erdinç'e de buradan "Yes, be annem!" diyor, KKTC gezisinin hoş geçmesini diliyoruz.
|
|
62821 kere okundu
[#]
|
03.Ocak.2006
Salı
:: 13:28:59 |
|
2005'de neler oldu :
1 - Kırık olmayan ayağım, kırık teşhisiyle 1 ay alçıda kaldı, sonra bunun gut olduğu ortaya çıktı. Kırık teşhisi koyan doktora en içten dileklerimle sövüyorum buradan.
2 - Kont ve Altop mezun oldu. Kont'un şanına yakışır görkemli bir mezuniyet töreniyle mezun oldu bunlar.
3 - Kont işe girdi, deli gibi para kazanıor oturduğu yerden ;)
4 - Topiş Altan Sabancı'da master'a başladı, yemedi bıraktı :) Şimdi askere gidecek. "Her Türk Asker Doğar"
5 - Sonra yaz okuluna geldim, 6. dönemde Mat 102'yi verdim. O kırık ayağın gut olduğu burda ortaya çıktı. Acaip kötü bir yazdı evet. Çok pis bir acısı/ağrısı var bu gut'un. Hele ürik asitiniz 12 civarındaysa (düşman başına)
6 - Sonra yine okul başladı (buralarda full time okul-ev olduğu için pek birşey olmadı) Ha dur bir de PlayStation aldım :)
7 - Bu arada Mustafa Topaloğlu kaset çıkardı :) Taktım'la ortalığı kasıp kavurdu üstad.
8 - Sonra vizeler çok kötü geçti.
9 - Burda Troy Cyprus elime geçti, Tuğrul'la Selçuk sağolsun. Ona güldük bir süre
10 - Sonra telefonumu kaybettim/çalındı :( Lan 3 haftadır telefonsuzum, duy Selman sesimi :)
11 - Sonra bizim dükkandaki telefon çantası çalınmış, evet bu da üzücü tabi,
12 - Sonra bir baktım bitmiş koca sene. Evet galiba hayatımın en boş geçen senesiydi 2005. Hastalık kötü birşey tabi.
|
|
61644 kere okundu
[#]
|
08.Aralık.2005
Perşembe
:: 17:09:29 |
|
Aklıma geldi yazayım bunu da buraya. Bundan yaklaşık 1-2 ay önce pasaportun süresini uzatmak için konsolosluğa gitmiştim. İnsanlar kuyruğa girmiş, herkes işte o girişlerdeki metal dedektörü(!) gibi şeyden geçiyor. İşte kimisinde ötüyor, kemer falan çıkartıyor polisler falan sonra olay düzeliyor derken esasoğlan geldi. Geçerken güzel bir öttü alet, polis üzerinde metal birşey var mı diye sordu adam cebincen nunchaku çıkartınca herkes koptu, polis "lan satırlısını bıçaklısını silahlısını gördüm de bunu ilk defa görüom" falan diyerek böyle sinirden gülerek nunchaku'yu çevirmeye başladı. E tabi bizim esasoğlan nunchaku'sundan oldu :)
|
|
69219 kere okundu
[#]
|
08.Aralık.2005
Perşembe
:: 23:49:14 |
|
Üstad'ın yuxel.net için hazırladığı Ajdar'ı piyasadan sileceğini düşündüğümüz, "The yuxel.net Song" albümünün ilk single'ı "Herşeyde biraz sen varsın"ın sözlerini sizlerle paylaşıyoruz.
Herşeyde biraz sen varsın
yuxel.net tarzım
yuxel.net tarzım
ilerle arkadaşım
ilerle arkadaşım
sen sen yuxel.net
hey hey yuxel.net
bi kere de hüplet
artık sen de gümlet
yav yav yuxel.net
yav yav yuxel.net
ver bana bi kamyonet
ver bana bi kamyonet
tıklıyorum yuxel.net
tıklıyorum yuxel.net
ken'den sana aduket
ryu'dan da tak tak duket
yuxel.net ne var yuxel.net ne var
blanka dan oruvar blanka'dan oruvar
yuxel.net söz mü
yuxel.net söz mü
kırıcan mı belümü
kırıcan mı belümü
vilele vilele vilele yuxel.net
aylele aylele aylele yuxel.net
Söz-Müzik: Üstad (anonim)
Aranje: Osman Yüksel
Parçayı pek yakında mp3 formatında da siz müzikseverlerle paylaşacağız.
Üstad albüm tanıtımı için yaptığı basın toplantısında konuşmadı.
Aranjör Osman Yüksel ise "Ben aptal değilim, bilgisayar meeendisiyim" diyerek Ajdar'a "hodri meydan" dedi
|
|
59347 kere okundu
[#]
|
27.Kasım.2005
Pazar
:: 13:04:19 |
|
E-posta kutumua düşen bir Can Dündar dizesi.
S. Tuncer Erdoğan'a da teşekkürü borç bilirim.
Henuz 18 ini yeni bitirmiştin, enerji ve umutla dolu
hayata başlamaya hazırdın... Ne oldu? Istemediğin bir
okula girdin. Insanları mutlu etmek, saygı kazanmak,
sevilmek için... Sevmediğin bir bölümde senelerini
harcadın... Ayaklarını sürüye sürüye gittin
derslere... Çalışmak istemedin ama yine de zorladın
kendini... Güç bela bitirdin sonunda... Ne ailen, ne
de arkadaşların görmedi yaptığın fedakarlığı...
Alkışlamadılar seni,omuzlarının üzerine çıkarmadılar,
madalya takmadılar... Enerjin çoktan
tükenmeye başladı bile... Kimse bilmez nasıl kendini
feda ettiğini... Ruhunu teslim ettiğini... Gençliğini
tükettiğini...
Şimdi iş bulman gerek... Para kazanman, araba alman,
ev alman gerek... Istemediğin bir işe girdin... Böyle
olması gerekiyor diye... Sırf çevrendekiler bekliyor
diye... Insanları mutlu etmek, saygı kazanmak,
sevilmek için... Sabahın köründe gidiyorsun işe...
Sevmediğin insanlar ile gününü harcıyorsun... Heyecan
duymadığın işlerle zamanını geçiriyorsun... Yarının
gelmesinden nefret ediyorsun... Sevildiğini hissettin
mi peki? Ya saygı? Bitti mi insanların istekleri?
Özgür müsün artık? Hayır hala özgür değilsin...
Şimdi evlenmen gerek... Öyle ya yaşın geçiyor, evde mi
kaldın ne? Arıyorsun etrafında uygun
birisini, artık evlenmeliyim diyorsun...Acaba
gerçekten istiyor musun? Sana uygun birisini buldun
işte, boyu boyuna, mesleği mesleğine, parası parana
göre... Peki ya kalbin? Düğününden bir gece önce
sessizce itiraf ettin kendine, ya doğru kişi değilse?
Belli ki hazır değildin bu evliliğe... Evlenmek için
evlendin... Insanları mutlu etmek, saygı kazanmak,
sevilmek için...Mutlu oldun mu peki?
Kalbin heyecanla doldu mu? Akşam eve koşarak döndün
mü? Sevildiğini hissettin mi? Seviştin mi tüm
varlığınla?
Daha evleneli bir sene dolmadı, insanlar çocuk demeye
başladılar... Istedin mi gerçekten bir çocuk sahibi
olmayı? Hazır mısın bir canlıyı yetiştirmeye? Söyle
bana ne verebilirsin bu küçük insana? Hayatı kendi
gözlerinle hiç yaşadın mı? Ne istediğini biliyor
musun? Ya istemediğini? Hiç risk aldın mı? Sen hiç
kendin için bir şey yaptın mı? Çocuğun bir gün sorarsa
Özgürlük Nedir? Ne cevap vereceksin? Sen hiç özgürlüğü
yaşadın mı?
Evliliğinde problemler yaşıyorsun... Sevmediğin bir
insanla cehennemi paylaşıyorsun... Boşanmak fikri
kafana gelip gelip gidiyor...cesaret edemiyorsun...
Insanlar ne der diyorsun... Gene kendi duygularının
üzerine bir duvar örüp başka insanlar için evliliğinde
kalıyorsun... Fedakarlığını gören biri var mı?
Yaşadığın ızdırabı senin gibi yaşayan?
Korkuların seni hapsetmiş, her geçen gün etrafına bir
duvar daha örüyorsun. Sevilmeme korkusu, yalnız kalma
korkusu, başarısız olma korkusu, saygınlığını yitirme
korkusu ve daha neler neler... Hayatında hiç
korkmadığın bir gün oldu mu? Cesaretle atıldın mı hiç,
ya bilmediğin bir dünyaya girdin mi? Sevilmemeyi göze
aldın mı hiç? Gülünç duruma düştün mü? Ağladın mı
doyasıya, insanlara aldırmadan? Acı çektin mi hiç,
hani öleceğini düşünecek kadar... Ve iyileşmeyi
başarabildin mi hiç?
Yaş erdi kemale diyorsun, bu saatten sonra benden ne
köy olur ne kılavuz. Umutların tükenmiş, hayallerin
yıkılmış... Koca bir ömür başka insanların kontrolü
altında geçip gitmiş. Alışmışsın artık
bu düzene, artık istesemde çıkamam diyorsun... Ve gene
kendin için bir şeyler yapmaktan vazgeçiyorsun...
Ne olurdu istediğin okula gitseydin... Kim ne derse
desin, ressam olsaydın... Müzisyen, Arkeolog, Sanatçı,
Sporcu olsaydın...Hayattaki büyük adımları ancak hazır
olduğunda sen istediğin için atsaydın... Ne olurdu
biraz risk alsaydın? Biraz kendine güvenseydin? Biraz
kendine inansaydın? Ne olurdu seni çepeçevre saran
zincileri kırıp, önünde ki duvarları aşıp, kendin
olabilmeyi başarsaydın? Kim ne diyebilirdi sana? Gene
kimse madalya takmazdı, gene kimse alkışlamazdı, gene
kimse seni omuzlarının üzerine çıkarmazdı... Ama sen
kendine saygı duyardın!
Haydi şu anda şu dakika bir daha bak hayatına... Bu
sefer kendin için bir şeyler yap... Bırak insanlar
sevmesin seni, bırak senin mutsuzluğundan mutlu
olmayıversinler, bırak takdir etmesinler,
onaylamasınlar, bırak dedikodunu yapsınlar, itiraz
etsinler... Hayatında bir kere olsun bu riski al!
Istediğin mesleği yap... Zevk al ürettiğin işten...
Uçarak git işine...Keyif al birlikte çalıştığın
insanlardan... Yaşamını kendin SEÇ ve MUTLU OL
seçtiğin bu yaşamdan...
Istediğin insan ile istediğin zamanda evlen... Ister
20 inde ol, ister 50 inde... Senden başka kim bilir
doğru insanın kim olduğunu ve doğru zamanın ne zaman
olduğunu? Dinleme başkalarını... Evlenmek için hiç bir
zaman geç sayılmaz... Ve hatta istiyorsan
evlenme... Bu yaşam senin ve ızdırabını da,
mutluluğunu da yaşayan tek sensin...
Istediğin zaman çocuk yap... Kendini hazır
hissettiğinde, yaşama bir canlı getirmek istediğinde
ve o çocuğa verecek bir şeylerin olduğunda... Ve hatta
istemezsen hiç çocuk yapma...
Istiyorsan başka bir şehre taşın, başka bir ülkeye,
başka bir kıtaya... Mecbur değilsin bu şehire tıkılıp
kalmaya...
Istiyorsan yeniden okula başla, yeni bir meslek, yeni
bir hayat, yeni ben diyerek kendin için yaşa...
Şimdi soruyorum sana...
Ne zaman kendin için bir şeyler yapacaksın?
CAN DÜNDAR
|
|
54269 kere okundu
[#]
|
26.Kasım.2005
Cumartesi
:: 11:00:07 |
|
Tüm zamanların en kötü vize dönemini geçirmekteyim. Burs yine tehlikede. Sınavların kötü gittiği yetmezmiş gibi bir de hocalara posta koyuyor sınavdan yerlere kağıt fırlatıp falan çıkıyorum. Dönem sonu pek güzel olmayacak gibi.
|
|
63040 kere okundu
[#]
|
16.Kasım.2005
Çarşamba
:: 16:27:27 |
|
Ek$i yazarlığım kıytırık bir diziye girdiğim, kurallara uymayan bir entry'm tarafından çaylak olarak devam etmekte. Allah belanı versin Naciye'yi kim sevmez diyorum *
Edit: I'm back :)
|
|
65616 kere okundu
[#]
|
11.Kasım.2005
Cuma
:: 10:54:56 |
|
2-3 gündür Beedoncuğum ile uğraşmaktayım. Alt yapıda flan ufak değişiklikler yaptım. Mesela artık renkli yazılar falan yazabiliyorum. Temalandırma olayında da biraz daha değişiklik yaptım. Artık çok daha fazla şey tema ile değiştirilebiliyor. Bu görünen de yeni tema, adını "darksight" koydum. Yukardaki siyah resim de SkyKhan'ın eseridir, kendisine de buradan Danke diyoruz. Böyle işte...
|
|
61991 kere okundu
[#]
|
03.Kasım.2005
Perşembe
:: 10:51:28 |
|
Gitti, güzelim iPod'um gitti :( Ama kızdım Apple'a. Makinede yıkandıktan ve 3 gün orada bekledikten sonra neden çalışmaz ki bu ? :)
Neyse kalan sağlar bizimdir. Yeniden para biriktirmem lazım. Birilerinin işine yarar diye iPod Shuffle Nasıl Açılır belgesi hazırladım.
|
|
63550 kere okundu
[#]
|
29.Ekim.2005
Cumartesi
:: 10:32:34 |
|
1 saatlik bir yürümenin ve 4 saatlik dersin ardından okuldan eve gelmişim, yorgunluktan ölüyürum, acıktım ve iftara yarım saat kalmış. Markete gidip birşeyler alıp yiyeceğim.Market çıkışı default gelen anketör kızlardan bir tanesini gördüm uzaktan. Belli ki birşeyler soracak, nereden baksan 15 dakikamı alacak ve belki de hiç yardım etmek istemediğim bir yardım kuruluşuna ait birşeyler pazarlamaya çalışacak ...
kız: "Pardon beyefendi birşey sorabilir miyim?"
yuxel: "Hayır!"
Giderken kızın yüzünde acaip bir görüntü bende ise bir Donnie Darko gülümsemesi vardı.
|
|
55341 kere okundu
[#]
|
26.Ağustos.2005
Cuma
:: 11:19:05 |
|
Gut olmuşum. Geçen haftam çok kötü geçti, neyse ki şimdi yürüyebiliyorum. Doktor çok cins bir perhiz verdi. Hiç birşey yiyemiyorum. Neyse ki artık pek acı yok. Bu arada Lefkoşa'daki devlet hastanesindeki tek doktorun da izne çıkması hoş birşey tabi. İşte böyle.
|
|
61206 kere okundu
[#]
|
03.Ağustos.2005
Çarşamba
:: 15:37:38 |
|
Sonunda oldu, sonunda bir ipod'um oldu. Shuffle flan ama oldu işte :) Çok mutluyum. Ne güzel bir ses çıkışı vardır bu aygıtın hayran kaldım. Üstelik düşündüğümden daha da küçük. Aman sabahlar olmasın. Keşke siyah olsa ve bir de geçişlerde crossfade flan yapsa. Dadından yinmez o zaman :)
|
|
63271 kere okundu
[#]
|
22.Temmuz.2005
Cuma
:: 11:05:06 |
|
Son 1 aydır birşeyler yazamıyordum. Gittim 1 hafta kadar tatil yaptım ve geri geldim. Bu sırada bursu kurtarmış olduğumu öğrendim ve çok sevindirik oldum :) Ama bir klasik olan calculus'dan yine kaldım (5 etti). Devamı
|
|
59741 kere okundu
[#]
|
01.Mayıs.2005
Pazar
:: 13:07:15 |
|
İnsan memleketini ne kadar özlüyormuş. 8 aydır kıbrıstaydım ve Alanya'yı bu kadar çok sevdiğimi yeni anladım. Son bir haftadır hayatımın en güzel tatillerinden birini yaptım. Gezdim, tozdum, kafa dinledim, valideyi gördüm, kardeşlerimi pederi gördüm. Ne güzel, ne güzel. Şimdi yine Kıbrıs'tayım. Burda hiçbir şey yok, hava feci sıcak, insanın canı sıkılıyor birşeyler bloglayası geliyor :)
|
|
60373 kere okundu
[#]
|
17.Mart.2005
Perşembe
:: 08:53:40 |
|
İyi bir futbol seyircisi bile sayılmazken, arkadaşların gazı ile futbol (hem de çim sahada) oynamaya kalktım. En son 2 yıl kadar önce futbol oynamıştım. O günden bu güne çok şey değişmiş gövdeme 15 kilo kadar eklenmişti. İlk başlarda herşey güzeldi, pas flan bile atıyordum :). Sonra olan oldu Devamı
|
|
62998 kere okundu
[#]
|
12.Mart.2005
Cumartesi
:: 12:11:41 |
|
3 senedir bilgisayar mühendisliği okuyorum. Bunca sene pascal, c, c++ gibi dillerin sadece konsolda iş gören taraflarını öğrendik ve artık bu iş sıkıcı gelmeye başlamıştı. Devamı
|
|
62496 kere okundu
[#]
|
|
|
Takvim |
|
|
< Aralık 2024 > |
P | S | Ç | P | C | Ct | Pz |
| | | | | | 1 |
2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 |
9 | 10 | 11 | 12 | 13 | 14 | 15 |
16 | 17 | 18 | 19 | 20 | 21 | 22 |
23 | 24 | 25 | 26 | 27 | 28 | 29 |
30 | 31 |
|
|
|
|
|
|